” Güle güle git , güle güle dön .”
Eski dille seyahate çıkanlara yeni dille geziye gidenlere söylenen bir deyiştir.
Sabahları evden çıkılırken de gene eski dilde ” Allahaısmarladık ” yeni dilde ” Hoşçakal ” deriz.
Cevap hep ” Güle Güle ” olur.
Etrafınıza bir bakın.
Gülmek kelimesi hep hayatımızda ancak gülen kişiler ortalarda yok.
Bu 19. yüzyıldan beri böyle.
Gülmek , eğer Friedrich Nietzsche’ye inanırsanız, önemli bir icat.
Ona göre
’ İnsanoğlu hayatta o kadar acı çeker ki, canlılar arasında yalnız o, gülmeyi icat etmek zorunda kalmıştır’.
İcat etmesine icat etmiş de uygulama tam bir felaket.
Öyle günlerden geçiyoruz ki.
Gülmek sanki belirli bir kesimin tekelinde.
Onların dışındakilere sanki gülmek yasak.
Bu günden sonra daha neler olur pek bilemiyorum
Bu günlerde seyahate çıkan dostlarınız varsa ağzınızı doldurarak söyleyin.
” Güle güle git , güle güle gel “.
Eğer güle güle gelebilirlerse