Dünkü bloğumda özellikle insanların eğitimlilerinin aptal olmaya daha yatkın olduğunu yazmıştım ya, sonra fikrimi değiştirdim. Eğitimsizlerin de aynı derece salak olması ihtimalini göz ardı etmeyelim.
Bir değerli gazetenin bir değerli yazarı geçtiğimiz hafta sonu yazısı olarak şoförsüz araçların yakın zamanda trafiğe çıkacağını yazmış.
Eğer bu gerçekleşirse nelerin değişeceğini sıralamış.
Eğer bu yazar kardeşimiz başka bir ülke için yazılmış bir yazıyı kopya çekmemiş ve ülkemiz için kaleme almışsa o zaman okuyucuların tümünü salak saydığını kabul etmek durumundayım.
Bu yeni durumda
– Trafik sıkışmayacakmış,
– Yolculuklar eğlenceli hale gelecekmiş,
– Otopark sorunu bitecekmiş
– Trafik Polisine gerek kalmayacakmış
– Kazalar tamamen ortadan kalkacakmış
– Ehliyet almak tarihe karışacakmış
– Eğlence merkezlerinde geç saatlere kadar kalma süresi artacakmış
ve yazarımız bunun gibi bir çok tesbiti sıralamış.
Öncelikle son yazdığına bir cevap vererek başlayayım. Aslında eğlence merkezlerinde derken gece klüplerini kastediyor ve insanlar istediği kadar alkol alacak demek istiyor ancak iktidar korkusundan kıvırıyor.
Bu yazının bir fantaziden ileri gitmesi için ülkedeki tüm araçların aynı anda şoförsüz hale getirilmesi gerekmektedir. Bu işin ara sıcağı, ortaya karışık ızgara sipariş edilmesi olmaz. Eğer bu mümkün değilse yollarda sadece bu araçların kullanılacağı özel yollar ayrılmalıdır.
Bu yapılmazsa Sayın Hıncal Uluç’un çok sevdiği ” Çıkamayacağın kavşağa girme ” lafı önemini devam ettirecektir.
Eğer özel yollar olmazsa, bu gün kendi yolundan havalanıp karşı yola uçan, zaman zaman merdiven çıkan bazen de hesap edemediği için üst geçitlere sıkışan ülkemin şoförleri, bu yeni araçlara her zaman zarar verirler. Ancak ne olursa olsun uygulamada çıkabilecek bazı aksaklıkları da ben değerli yazara sunmak isterim.
– Bu araçları alanlar zil zurna sarhoş olur.
– Kazalar ortadan kalkmaz . Güncel araçlar bu yenilerine belden dalar.
– Bu araçları hiç bir şekilde taksi gibi ticari amaçlarla kullanamazsınız. Herkes para vermeden iner.
– Bu araçlar kendi yollarında da olsa tren vagonu gibi arka arkaya ilerleyecekleri için sollamadan gidemeyen, gelen araçlara orasını burasını sallamayan ülkemin şoförlerine keyif vermez. Golf sopası hatta pompalı tüfekle arabalardan inen vatandaşlarımızın bu zevkine limon sıkmaya kimsenin hakkı yoktur.
Lütfen bizi kimse fazla zorlamasın. Sokrates’in dediği gibi
“Mecbur olduğum gibi yaşamaktansa, bildiğim gibi ölürüm.”