Amatör boksla ilgilenenler bilecektir. Boksörlerin giydiği giysinin arkasında ağırlıkları yazar. Ağır sikletlerde bu 91+ olarak gösterilir. Bu böksörün 91 kg den daha ağır olduğunu ifade eder. Ben bu ifadeyi yaşımla ilgili olarak açıklamak istedim. Benim de sirtimda 65+ yazıyor Bunu yazmamın nedeni benim GS taraftarı olmama rağmen neden FB de oynamış olmam.Ben ilk defa basketbol oyunu ile 1959 da Türkiyede yapılan Avrupa Basketbol Şampiyonasında tanıştım.Bu turnuva Mithatpaşa Stadyumunda ( İnönü Stadı) kurulan bir tahta sahada ve yaz günü gece yapılmıştı.Daha 13 yaşında ve Türkiyeye göre epey uzun olan beni (1.89) bir büyüğüm beni Fb basketbol takımına götürdü. İlk gördüğüm oyuncu bu gün hala dizilerde oynayan Rana Cabbardı. Onu oynarken görünce her halde dünyanın en iyi oyuncusu budur diye düşünmüştüm.Çok kısa süre sonra Ankaraya döndü Tiyatroya devam etti. Şu anda onu zevkle izlemeye devam ediyoruz.
Bunu yazmamın nedeni o yılların şartlarını, eğer beni okuyacak gençler olursa, net ifade edebilmek.
O senelerde bildiğiniz gibi Kadıköyden Avrupaya geçmek ancak denizyolu ile mümkün olurdu. İlk köprümüz 1973 de yapıldı.Ben Ortamektebi Alman Lisesinde okudum. Ortalama haftada 1 veya 2 gün sis olurdu.Karşıya geçmek çok zordu. Basketbol oynamak için Anadolu Yakasında 3 takım vardı
1- Fenerbahçe
2- Modaspor
3- Kadıköyspor (Şimdiki Efes Pilsen)
Ben de en iyi takım olduğu için bir GS taraftarı olarak FB de spora başladım.Küçük takımlarında FB ye kaptanlık dahi yaptım. 19 yaşında A Milli Takımda oynadım. Belki de Türkiyenin en genç yaşta A milli takımda oynayan oyuncusuyum.Bunları bana sağlayan FB dir. Açıkça ifade ederimki bir GS taraftarı olmama rağmen bu gün kendine FB li deyen çok kişiden daha fazla FB liyim.
Bu konuya önümüzdeki günlerde devam edeceğim