Yasak

Bu gece sokağa çıkma kısıntısı kalkacak.

O anı keyifle bekliyorum.

Bundan evvelki uygulamada gece yarısından 15 dakika sonra bir minibüs geçti.

İçinde insan dolu.

Ya Tuzladan Aydınlıya geldiler ya da Aydınlı’ dakilerin gezmesi gelmiş.

Tek başına arabalarına atlayıp yollarda gezenler de o kadar çoktu ki.

Sanırım bu defa arabalardan bayrak sallarlar.

Bayramı kutlamak için.

Düşünüyorum da aklıma İbrahim Tatlıses geliyor.

Çok kullandığı bir cümlesi vardı.

” Allah cezanızı verecek ” derdi.

Bu gün yaşananlara cuk oturuyor.

Bütün potansiyel virus taşıyıcılar yollarda.

Neden sokağa çıktınız diye sorunca verdikleri cevap daha da korkutucu.

” Sıkıldım ” diyorlar.

Eski yazılarımdan birinde yazmıştım.

” İnsanları genelde Homo Economicus olarak tanımlarlar bu doğru değildir.

İnsanlar Homo Egoizmustur” demiştim.

Böyle olduğunu bu gün yollardaki insanlara bakınca daha iyi görüyoruz.

Koyun bunun üstüne bu insanları kategorize etmeye çalışan insanları.

En iyisi ben eski bayramlara döneyim.

Bayramlar bizim evde yağlı güreşlere dönerdi.

Rahmetli dedem el öptürmezdi.

Ben ise elini illede öpecem.

Onun boyu 1.69 benim boyum 1.90

Elini aşağı indirince ben hamle yapardım ama gene de öpemezdim.

Dedem Galata Köprüsün altındaki Akay Bölüğünün Kesedarı idi.

Akay Bölüğü Adalar vapur iskelesinde yük taşıyan kişilerin Bölüğü.

Hamalların kesedarı yani.

Baharda Adalar vapur iskelesinden Adalara gidenlerin eşyasını taşırlar onlardan başka kimse taşıyamazdı.

Hamallar aldıkları paraların bir kuruşuna dokunmadan getirir dedeme verirdi.

Akşam iş bitimi kazanılan bütün parayı dedem dağıtırdı.

Başlarında olan Ali Reis 2 ,   dedem 1.5  çalışanlar ise 1 pay alırdı.

Sosyal adalete bakarmısınız ?

Akşam hep aynı saatte  vapurla Üsküdar’a dönerdi.

Kedisi Sarman vapurun saatini bilir evden çıkar İskelede onu bekler , önce ciğerciden manca alır sonra eve dönerlerdi.

Sarman cins bir kediydi.

Cins kediler öleceklerini gördüğü zaman evi terk ederler.

Bilenler bilir.

Biz Sarmanı bizim evin 2 yanındaki evin çatı katında bulmuştuk.

Dedem çok varlıklı biri değildi.

Bir bayram günü bana bir çikolata almış kağıdının kenarına da 5 lira sıkıştırmış.

Ben hediyeyi aldım .

Ekmek alacaktım fırına giderken  yolda yedim kağıdı attım.

Eve dönünce dedem 5 lirayı sordu.

Beynimden vurulmuşa döndüm.

Göz yaşları ile Uncular Caddesini dolaştım bulamadım.

Dedem muhteşem bir insandı.

Belki bu yüzden ben de çocuklarıma . torunlarıma hiç el öptürmedim.

Aslan Dedem.