Ders öncesi

Sabah evden çıkar vapura biner Fakülteye gidersin.

Dersin başlamasına 10 – 15 dakika vardır.

En keyifli zaman da odur.

Bir de öğlen paydosundan sonra aynı keyif sürer.

Tabii ki riskler de vardır.

İktisat Fakültesine küçük bir bina ilave edilmişti.

Esnaf Hastanesinin yanında.

Galiba 2. veya 3. sınıftayız.

İşletme derslerini orada görüyoruz .

Ben uzmanlık alanı olarak İşletme  – Maliye seçmişim.

Hocamız Kemal Tosun.

Kadıköylü Modada oturuyor.

Öğleden sonra ilk ders .

Okulun önünde havalı tüfek ile atış yaptıran biri var .

Tüylü bir uç ile kağıt bir nişangahı vuruyorsun.

Tam ortasında 12 var onu vurursan tam puan alıyorsun.

En az puan alan ders arası çayları ısmarlıyor.

Atış sırası bana gelmiş , baktım nişangah ile aramda iki bacak .

Tam da nişan almışım elimle geç dedim ama adam aramızda duruyor.

Kardeşim geçsene dedim baktım Kemal Tosun .

Beni izleyenler de var.

Hoca ” Derse girecekler hadi sınıfa ” dedi , herkes harekete geçti.

” Sen de bu sınıftanmısın? ” diye sordu Hoca.

”  Yok ” dedim neden bilmem.

Hoca derse girdi ben bir başıma kaldım.

Değerli dostlar Üniversite hayatım boyunca İşletme Dersime Kemal Tosun geldi.

Ben o lafımdan dolayı hiç bir dersine girmedim.

Okula giderken vapurda köşe kapmaca oynadım.

Artık eğitim seviyemi siz takdir edin.

Bir başka anım da Sosyalizm dersi üzerine

O dersten başarılı olamamıştım.

Baktılar ben bu dersten geçemeyeceğim.

Ertesi sene o ders kalktı yerine Kooperasyon Sosyalizmi dersi geldi.

Hocası Ziyaeddin Fındıkoğlu .

Çok değişik bir insandı.

Ayakkabıları ayağından 2 numara büyüktü.

Pantolonunun  paçası ayakkabıya girerdi.

O dersten geçtim ondan sonra her  türlü sosyalizmi itina ile  sindirmiş bir talebe var karşınızda diye arkadaşlarla dalga geçerdim.

Okulda çekeceğim çile bu kadar değilmiş.

Bir sömestr okutulan Para Kredi diye bir ders var.

Hocası Prof. Dr. Mükerrem Hiç.

Sanırım 3. sınıf dersi.

Ben 3 ayda bir giriyorum çakıyorum

Sonra bir baktım bütün dersler bitmiş tek Para Kredi kalmış.

Son hakkım da girdim geçtim yoksa sene kaybedecektim.

Komik olan ise bence şu .

İş hayatında okulda edindiğin bilgilerin hangisini kullandın diye sorarsanız vallahi verecek cevabım yok.

Ancak sadece 4 ay rötar ile  okulu bitirmem de bence mucize.

Hele vaktim olmadığı için okuyamadığım ders kitaplarının özetini çıkarıp beni sınavlara hazırlayan hanım arkadaşlarımın yardımını unutmam mümkün değil.

Ama hem arada Marmara Kıraathanesinde Kenan Pars ile bilardo oynayacak  , hem basketbol idmanlarına gidecek hem de Fakülteden mezun olacaksın .

Gene de başarılı sayılırım.