Kürt İdris

Çok seneler evveldi üç paraya Avşa’ da bir arsa almıştık.

Orada parseller 120 m2 idi. İnşaat izni % 20 idi yani 24 m2 ye inşaat yapabilirdin .

Bu kadar küçük alana ev yapmak ise mümkün değil.

Peki yapanlar nasıl yapmış derseniz .

Kaçak yapmışlar hatta 2 kat bile yapanlar var.

Akıl verdiler bu tip evleri yapanlardan birini bul evi yaptır .

Birini bulduk anahtar teslimi bir ev yaptıracağız.

Malzemeyi o temin edecek .

Her taraf ev yalnız köşede 2 parsel arsa var biri bizim.

Evi yapacak kişi dedi ki önce bir kuyu açmamız lazım.

İnşaatın su ihtiyacını oradan sağlayacağız sonra kuyu evin bahçesinde yer alacak.

Kuyu bitmek üzere biri geldi bu bizim arsa sizinki yanda dedi.

Baktık haklı  bizim bahçeye bir kuyu daha açtık.komşu ise arsasına açtığımız kuyudan inşaata başladı bizim maliyet ise ikiye katlandı.

Mimari bana ait !! bir salon bir yatak odası girişin sağında bir mutfak tam karşıda tuvalet.

Ailede İlk Avşa meraklısı ben değilim babammış.

1940 lı yıllarda Avşadan arsa almak için arkadaşı Enver Amca ile Avşaya gelmişler.

O zaman iskele yok vapurdan sandala iniliyormuş sonra sandalla kıyıya.

” Arsalar çok ucuzdu ama biz beğenmedik , arsa almayı düşündüğümüz para ile dönüşte vapurda mükellef bir yemek yedik ” diye anlatmıştı babam.

Avşada bağların olduğu verimli iç kısımları aileleler erkek çocuklarına vermiş kızlara ise deniz kıyıları kalmış.

Sonra kıyılar değerlenmiş şimdi kızlar zengin erkekler aç.

Babam İstanbul Belediye Hesap İşlerinde Mürakıp olarak çalışmış ve emekli olmuştu.

Ev bitti  , Ev Avşada ,  Belediye Marmara adasında ancak ruhsatı nasıl alacağız bilemiyoruz.

Babam gitti Tapuyu aldı geldi.

Ne de olsa Belediyeci.

Yaz geldi sokağa piyasaya çıktık .

Evimizin yeri harika.

Vapurdan çıkınca sağa yürüyorsunuz bütün yemek mekanlarında yemek sonrası müzik yapılıyor bu mekanlardan sonra şimdi ismini unuttuğum sağdaki büyük otelin hemen arkasında evimiz.

Daha ileride büyük bir Hotel var onun da ismini hatırlamıyorum.

İskelenin tam karşısında ünlü bir dondurmacı var oradan dondurma alıp yalamak çok moda.

Evimizde yaşamaya başladık ancak evde küçük ve her yeri çekmeyen bir televizyonumuz var. Yaz günü Hazırlık maçları var bu nedenle herkes İskeledeki büyük gazinoya gidip maç seyrediyor.

Bir gece G.Saray  F.Bahçe maçı oynanıyor .Yanıma 2 arkadaş geldi oturdu . Onlar da ben de şortlayız  üstlerimizde T Shirt.

Yalnız şaşırtıcı olan arkadaşlardan birinin belinde kemeri ile kılıfında bir tabanca olması boynunda ise bir Polis rozeti.

Böyle önemli maçlarda Gazinoda 20 dakikada bir çay servisi yapılıyor.

Tam o sırada Fener gol attı adam gooool diye fırladı .

Tüh bir de Fenerliymiş.

Tabanca korkusuna ben ne seviniyorum ne de oyunculara hadi oğlum falan diyorum.

Fenerbahçe sonra bir gol daha attı 20 dakikada bir çay servisi de devam ediyor eve döndüm.

Zamanın ünlü kabadayısı Kürt İdrisin İskelenin solunda büyük bir köşkü var .

Ben oralara pek gitmezdim hatırladığım İdrisin evine giderken bir Lunapark vardı.

Yolun sonunda ise o zamanın en ünlü oteli.

Onunda ismini tam hatırlamıyorum sanki Çınar Hotel gibi geliyor.

Hatırlayanlar yardımcı olsun .

İnternete girdim anlattığım 3 otelin de ismi yok.

İdris ile  ilgili anılarımı eskiden yazmıştım tekrarlamak istemiyorum.

Ama şimdi anlatacağım anı nedeni ile Kürt İdris’ ten bahsetmem gerekiyor.

Bir gün öğleye doğru berbere gittim traş olacağım.

Traş olan sıska mı sıska biri var saç traşı bitmiş sakalı da bitmek üzere kafasında ise 3-5 kıl.

Aynanın karşısına gitti tarağı aldı o üç sacı bir aşağıya tarıyor bir yukarıya.

Bırak dağınık kalsın diyeceğim ya sabır diyorum.

Neyse adam gitti berbere ” Vallahi adama çalınacaktım kendimi zor tuttum ” dedim.

” Abi seni allah korudu arkadaş Kürt İdris’in sağ koludur ” dedi.

Avşanın büyük bir özelliği o yıllarda hırsızlık ve kavganın pek olmamasıdır.

Çünkü adadan kaçmak çok zor.

Bir olay olursa Erdeğe gidecek vasıtaları önlemek kolay.

Tekirdağa giden Ömer Kaptan motoru zaten malum .

Vapur ve deniz otobüsünün tarifeleri belli.

Mümkün değil kaçamazsın.

Avşa bir zamanlar hayatımızda yer bulurdu.a

Çok sevmiştik.

Şimdi sadece anısı kaldı