Bu Cumartesi ilişkileri konu etmek istiyorum.
Biraz da insanlara moral vermek
Siyaset adı altında çıkarın , yalanın ve amacın kullanıldığı her türlü yayın ve buna alet olan yazar ve güya Akademik Kariyer sahiplerini artık ana konu olarak almayacağım.
“Eğer barışı sağlamak istiyorsanız politikacıları öldürün..” demiş ya biri.
Adamı bulursam öpeceğim.
Neyse biz konumuza dönelim.
Ülkemizdeki insanların çoğunluğu kendini mutsuz hissediyor.
Nereden mi biliyorum.
Şarkılardan
Aman hayat ne kadar güzel oh oh içerikli şarkı sayısı üçü beşi geçmez.
Gerisi sıkıntı ve üzüntü.
Ah vah , üzüntü ağıt gırla gidiyor.
Herkes kendini baskı altında hissediyor.
Tabii çoğunluk tamamen haklı değil
Bir çok kişi ben değiştim diyor ama duruşundan da milim taviz vermiyor.
Kişilik, siyasette güvenin, duygu dünyasında sevginin önüne geçiyor.
Siyaset beni alakadar karışmaz. ( Bu deyimi çok severim)
Ancak kişiliğini sevgiye eş tutanlara bir uyarı yapmak isterim.
Bundan vazgeçin.
Hayatı hiç değilse pembemsi yapmak elinizde.
Adım gibi eminim ki ben ne söylesem hadi canım sen de diyeceksiniz.
Onun için sözü Gabriel García Márquez’ e bırakıyorum
” Her zaman seni üzecek birileri olacaktır, yapman gereken insanlara güvenmeye devam etmek, kime iki defa güveneceğine daha fazla dikkat etmektir ” diyor Usta
Mutluluğunuza katkı yapacağını inanıyorsanız
Birilerine ikinci bir şans vermekten çekinmeyin.