Evlilik, Mutluluk, Cornelius Tacitus

Bu gün duygu alemiyle ilgili bir blog yazmak istiyorum özellikle kadınların ne hissettiklerini ve onlara nasıl davranılması gerektiğini benim gözümle paylaşmak istiyorum. Tabiiki bu bakışta acılar ve mutluluklar da yer alacak.

Genelde konuşursak hangi ülkede yaşarsanız yaşayın insanların karşı cinse ilgi duymalarından daha normal bir şey yoktur. çiftler evlenmeden de birlikte bir yaşamı paylaşabilirler.Ülkemizde ise birlikte yaşamak çok kimse tarafından kabul edilemez bulunduğu için çiftler hep evliliğe itilir.

Dünya genelinde değerlendirmek gerekirse Minkeos olarak benim tesbitim şudur.

”Evlilik çiftleri ya zenginleştirmeli veya onlara birlikteliklerinden doğan bir katma değer artışı sağlamalıdır ”

Evlenmeyi düşünen insanlar sahip oldukları mal ve gelirlerinin toplamını arttırarak yaşam kalitelerini arttıracak bunun yanında özellikle kültür ve düşünce birikimlerini birbirine yansıtarak bireysel kalitelerini de yükselteceklerdir.

Bunların dışında kalan her türlü aktiviteyi evlenmeden de yapmak mümkündür (aynı evde oturmak, çocuk yapmak v.b.g)

Ancak ülkemizde ,dünya geneli için yaptığımız bu tesbite, ekleme yapılması gereken önemli bazı hususlar da vardır. Bunların başında aile büyüklerinin aile içindeki ağırlığı ve erkek hegomonyası gelmektedir.

Siz şimdiye kadar hiç bir kız ailesinin ” kızım oğlunuzu beğenmiş ona talibiz”  diye bir erkek evine gittiğini gördünüz mü?

Hep erkek tarafı ister. ” Biz güzel sevmeye geldik, degil ekmek yemeye ” diyor  erkek olarak Neyzen Tevfik. Sevmek bile erkeğe mahsus.

Peki ailelerin uygun gördüğü,gençlerin  bir birini sadece görerek tanıdığı birliktelikler nasıl olacaktır. ” Sevmek,iki insanın birbirine değil,birlikte aynı yere bakmasıdır”. diyoruz ama bu baskı ortamında bu nasıl gerçekleşecektir.

Kolayca tahmin edebileceğiniz gibi bu tip evliliklerde de yüksek bir ihtimalle ayrılıklar kaçınılmaz olacaktır.Hele bir de arada doğmuş bir sevgi ve çocuk varsa.

 

“Kadınlar yitirmekten dolayı acı çekerler, erkekler de yitirileni hatırlamaktan.” diyorCornelius Tacitus  MS 56 – 117 yılları arasında Roma‘da yaşamış hatip, avukat, senatör ve tarihçi.

Ben ülkemdeki evliliklerin yukarda işaret etmeye çalıştığım sıkıntılardan uzak olmasını , ailelerin pek ellerini sokmamasını ve mutlu sürmesini istiyorum. Son söz Tolstoy’dan gelsin

“Her mutluluk birbirine benzer. mutsuzluğunsa kendine ait özgün bir hikayesi vardır.”

Yorum yapın