Sabah kalktım aklımda şu var diye yazılarıma başlamayacağımı söylemiştim ya.
Vazgeçtim
Sabahtan beri canım füme dil istiyor.
Dinozor yaşında olmamın getirdiği bir olgu bu galiba.
İyi niyetli insanlar bizim gibilere dinozor demek pek istemez klasik derler.
Yani Mark Twain’ in klasik tanımı bize cuk oturur.
Onun tanımıyla
” Bir klasik, herkesin okumuş olmayı istediği ama kimsenin okumayı istemediği eserdir.”
Sizin anlayacağınız artık pek müşterimiz yok.
Benim için nedeni çok belli.
Günümüz ilişkilerinde insanlar birbirlerini evlerinde ağırlamıyor.
Beğendikleri bir mekanda buluşuyorlar.
Yani evlerinden çıkıyor ve hareket ediyorlar.
Benim sıkıntım ise tam burada .
Galiba biraz tembellik de var.
İstiyorum ki bana gelsinler.
Bir yandan da bilirim ki Ankara’ ya gitmek bana gelmekten daha kolay.
Ne ise
Füme dille başladık artık duramam.
Akşam çilingir sofrasını kuracağım.
Bir neden falan da aramayacağım.
Charles Bukowski‘nin kelimeleri ile
” Boktan bir şey olursa unutmak için içersin, iyi bir şey olursa kutlamak için, hiçbir şey olmamışsa olsun diye içersin.”
Menü beyaz peynir , menemen ve dilimlenmiş şeftali
Füme dil olmuş olmamış pek önemli değil.
Herkese mutlu ve sağlıklı bir Pazar günü dilerim.