Gene hayata ümitsiz bakan bir günümdeyim herhalde
Aklıma eski Yeşilçam starları geliyor
Yeşilçam, İstanbul’un Beyoğlu semtinin Taksim’e yakın kısmında yer alan bir sokaktır.
1980 öncesi dönemde film şirketlerinin çoğunluğunun yazıhaneleri bu sokakta bulunduğu için, Türk sineması kısaca Yeşilçam diye anılmaya başlamıştır.
Bizim zamanımızda şöhretli dörtler diye anabileceğimiz 4 aktris vardı
Seyirci o günkü yapısına uygun olarak Filiz Akın’ı daha Avrupai , Fatma Giriği de daha erkeksi bulduğu için sevmekle beraber pek öne çıkarmamış ve ilk ikiye Hülya Koçyiğit ve Türkan Şoray’ı koymuştur.
Bu gün bile bu ikilinin daha önde ve zaman zaman ekran ve görsel medyada olduğunu görmek mümkündür.
Hülya Koçyiğit rejisörün talimatı ile düz bir çayırda iki ağaç arasında filmin jönüne koşması ve öpüşme yasağı nedeni ile sıkı sıkı sarılmasıyla ve çocuk gibi bakması ile çok ünlüdür.
Özellikle bu bakışı o kadar benimsemiştir ki yaşı küçük olmasına rağmen hem kendinin hem kızının çok genç yaşta evlenmesi nedeni ile neredeyse torununun torununu görme ihtimali olan bu değerli hanımefendi şu an bile ekrana çıkınca aynı çocuk bakışını sürdürmektedir.
Benim bu yazıda konu etmek istediğim kişi Türkan Şoray’dır.
Çok genç yaşlarda tanıştığı bir beyefendi ile beraber olmasına rağmen erkeğin boşanamaması nedeni ile ilişkilerini evlilik aşamasına getirememiştir.
Daha sonra yaptığı evliliğin bu gün devam etmemesinin nedeni ise kişisel tercihidir ve tabii ki bu bloğun konusu değildir.
Yaşadığı bütün olaylara rağmen o , ülke seyircisinin tartışmasız Sultan’ı dır.
Benim bu günkü isteğim onun içinde yaşadığı fırtınalar size aktarmaktır.
Ben kendisini hiç tanımam
Ancak aşağıda ilk kelimelerini geçtiğim şarkının bestekarının Teoman Alpay olduğunu söylemek isterim
Makamı Segah olan bu şarkının güftesi ise Türkan Şoray’a aittir.
Gurbet içimde bir ok herşey bana yabancı
Hayat öyle bir han ki acı içimde hancı
Devamını isteyen indirir dinler.
Bu iki satırı iyi değerlendirin
Bana ülkemin bu gün geldiği durumu çok hatırlatıyor.
Belki konu şarkıdaki nedenden farklı ama üzüntü aynı.
Bu gün yaşananlar , sizi bilmem ama , benim ta içimi acıtıyor
İnanamıyorum , sanki içime bir ok saplanmış gibi.
Ben de aynen Türkan Hanım gibiyim
Biraz kırık biraz buruk