Hayal Gücü, İyimser Olmak

Eski Ramazanlarda  Hacıvat ve Karagöz’ü  izlemek bir zevkti.
ARTHUR WARD

Geleneksel kültürümüzün ortaoyunu ve meddah ile birlikte en önemli köşe taşlarından biri olan gölge oyunumuz ” KARAGÖZ   HACIVAT ”   oyunları günümüzden yüz yıllarca önce ortaya çıkmış, insanları eğlendirirken düşündürmüş, zaman zaman toplumsal bilinç oluşmasında öncü bir rol oynamıştır.

Bu kişiliklerin  Bursa Ulucami’de inşaat işçisi olarak çalıştıkları ve şakalaşmaları yüzünden inşaatın yavaş ilerlemesinden dolayı Padişah Sultan Orhan’ın ikisini idam ettirildiği üzerine bir  söylenti vardır…

Ancak bilinmesi gerekir ki Ulu Cami Sultan Orhan döneminde değil Yıldırım Bayezid zamanında yapılmıştır, dolayısıyla bu söylentinin gerçeklikle bir ilgisi olmaması gerekir.

Bunun yanısıra bu ikilinin diyaloglarından Karagözün saf, cahil ve dangıl dungul, düşündüğünü anında söyleyen bir kişilik olduğu , Hacivatın ise daha eğitimli ve zeki bir insan olduğu anlaşılmaktadır.

Ben çok seneler önce  bu iki kişinin Bursada  bir inşaatta çalıştıklarını , bunlardan Karagözün düz işçi , Hacivatın ise işçileri yöneten kişi olduğunu okumuştum.

Espirili bir kişilik olan Hacıvat devamlı Karagöz’e takılır ve onu kızdırırmış. Karagözün verdiği cevaplar ise bütün çalışanları eğlendirir ve bu günkü tabir ile onların moral motivasyonlarını yükseltirmiş.

Onların birlikte yaşadıkları ve herkesle paylaştıkları bu hayat,    gölge veya hayal olaylarına da önemli bir ivme sağlamıştır.

Bu oyun , daha elektrik olmadığı için arkadan verilen bir mumun ışığında  beyaz perdeye düşürülen  hayallerin perde arkasından konuşturulması sureti ile gerçekleştirilir ve zamane seyircisi de bu perdedeki gölgelere bakarak gülermiş  de   gülermiş.

Kimbilir o hayali seyreden insanlar oradan yola çıkarak ne hayaller kurmuştur.

Ben size kendimden misal vereyim.

Güreşte özellikle serbest stilde yenilmez armada olduğumuz 1950 li yıllarda şampiyon olan güreşçilerin gazetede çıkmış resimlerini keser bir kartona yapıştırır, daha sonra bu işlemi rakip güreşçiler için de yapardım.

Sonra onlari hayali olarak biryandan  güreştirir diğer yandan da maçı bağıra çağıra anlatırdım.

Özellikle 95 kilo olan ağır siklet güreşçimiz Hamit Kaplanın 140-145 kiloluk pehlivanlarla yaptığı güreşler de onun yerine kendimi hayal eder ve bütün rakipleri yenerdim.

Bu gün ülkede yaşananlar insanların hayal güçlerini hem sınırlıyor hem törpülüyor.

Kendilerince sizlere hayallerindeki projeler dedikleri hayaller değil menfaatler.i

Ancak şunu çok iyi bilmek gerekir.

Bu şartlara rağmen

hayallerden vazgeçilmemeli ve iyimser olmaya devam edilmeli.

Çünkü iyimserler   geleceğe güvenle bakar.

Zorlukları görür ama üstesinden geleceğine de inanır…

Problemlerin farkındadır ama çözümleri de  bilir….

Genellikle bazıları gibi birtaraf değil bitaraf davranır.

Olumsuzlukları yakalar ama olumsuzlukları da vurgular

Şikayet etmek için nedeni vardır ama o gülümsemeyi seçer.

En kötüye açıktır ama en iyiyi de bekler.

Yukarda aktardığım  tüm iyimser tanımlarını  1921  – 1994 yılları  arasında yaşamış A.B.D li yazar yapmış.

William Arthur Ward   ilham verici  düsturlarından dolayı  Amerika’nın en alıntı yapılan yazarlarından biri olmuştur.

Bloğa bir son da Minkeos’ tan gelsin.

” Hayal gücüne sahip biri asla yalnız kalmaz.”

Bunu çocukluğundan beri hayalleri ile yaşamış ve hala böyle yaşamaya devam eden ben , yani Minkeos ,  söylüyor.

 

 

 

Yorum yapın