Gençlik ve Bükük Bel

Bu gün her şeyi gençliğe endeksleyen , ömrün ileri yaşlarına biraz daha eleştirisel bakan kesimlere bir uyarı yazısı yazmak istedim. Buna sebep olan ise bir şarkıda, herhalde biraz yaşlı birinin karşısındakine gösterdiği tepki. Şarkının sözleri aynen şöyle. ” Gençliğim gittikten sonra , belim büküldükten sonra , azrail geldikten sonramı geldim aklına !” Hadi bakalım kolay … Devamını oku

Menemen Melemen

Bu gün yemek arenasına giriş yapmak istiyorum. Yemek bana uzak olan bir alan değil. Yazılarımı okuyanlar hatırlarlar. ” Ben 1999 yılında Bursa’da bir şirkette Genel Müdürlük yapıyordum. 2001 yılında kendimi hastabakıcı 2004 yılında da  ahçı olarak buldum”  diye yazmıştım. Son iki yıldır ise ayakta uzun zaman kalamamam nedeni ile yemek pişirmeye son verdim. Torunum Serhan’ın … Devamını oku

Tekila ve Tuz

Bu gün gene herkese moral vermek istiyorum. Bir Meksika deyişini hatırlatarak başlayalım. ” Felek sana hayat diye ekşi bir limon uzattıysa sen üstüne tekila ve tuz iste. ” Tekila, alkollü Meksika içkisidir ve ismini Jalisco eyaletine bağlı bir kasaba olan Tequila’dan alır. Aztekler 2000 yıl önce agave bitkisinin özsuyundan ürettikleri içkiye “Octilli Poliqhui” adını vermiş … Devamını oku

Protein İhtiyacı

Her iki lafımın birinde insan insan diye lafa başlayıp eleştiri getiriyorum ya Okuyucu da beni tavus kuşu sanacak. Zaman zaman düşünüyorum. Ülke insanından yola çıkarak olayları değerlendiriyor ve hüküm veriyorum. Acaba yanlış mı yapıyorum diye. Diğer ülke insanları  bence bizden biraz farklı. Mesela Çinin Yulin kentinde düzenlenen köpek yeme festivalini haberlerde izlemişsinizdir. Köpek ve kedi … Devamını oku

Bazen Olmuyor

Yeni bir haftaya başlıyoruz. Herkesin tadını kaçırmanın tam da sırasıdır. Bu gün yazımda ele  almak istediğim konu yalan. Hani herkesin anlamını bildiği kelimeyi analiz etmek istemiyorum. Değerlendirmek istediğim insanın kendine söylediği yalanlar. Kimse kıvırmasın bunu ben de yaptım , sen de yaptın herkes de yaptı . İnsan aklı hep kendini korumak ve kendini olduğundan farklı … Devamını oku

Babalar Günü

Bu gün Babalar Günü. Bu yazı zor. Çünkü ben de babayım. Neyse Bizim çocukluğumuzda babalar ağır abi idi. Biz analarımızın yanında dolanırdık. Önemli günlerde baba devreye girerdi. Bunların başında da sünnet gelirdi. Sünnetin en önemli simgesi ise saatti. Saat pahalı idi. O zamanlar bu günkü gibi elinde çanta ile dolaşıp saat satan Afrikalı kardeşlerimiz yoktu. … Devamını oku

Öğretmen Evi

Bir zamanlar Avşa Adasında  2 odalı bir evimiz vardı. Yıllık iznimizin  birkaç haftasını  orada geçirirdik. Ben , gençliğimin salak döneminde hep arka cebimde taşıdığım bir Arnavut bıçağını saymazsak, silahtan hiç hoşlanmadım. Gene Avşa da iken bir G.Saray F.Bahçe futbol maçı oynanacaktı. F. Bahçe’ de forma giymiş bir G.Saray taraftarı olarak erkenden Çay Bahçesine gelip güzel … Devamını oku

Yeni Fikirler

9. Cumhurbaşkanımız Sayın Süleyman Demirel’ i kaybettik. Cumhuriyet döneminin önemli ve sıkıntılı bir süresinde ülke yönetimini yüklenmiş bir devlet adamı idi. Bu gün onu anmamın nedeni yaptığı bir tespitin benim yazılarımı çok rahatlatmış olmasıdır. Ben sade bir yazarım. Tek başımayım. Neredeyse yazı sayım 1000 e gelecek. Bu kadar sene de geçmiş. Bu nedenle zaman zaman  eski … Devamını oku

Kurna ve Zurna

Kendimi henüz yaşlı saymıyorum ama hep klavyenin başına geçince parmaklarım bu anlamdaki yorumları kağıda döktürüyor. Daha bir yılım var ama gene de yaşlılık benim için galiba önemli. Tabii tersten. Ellili yaşların sonunda ifrit olduğum bir soru vardı. ” Tekrar yirmili yaşlarınıza dönmek istermisiniz? ” ” Neye döneyim kardeşim . Evlenmişim , çocuklarım olmuş. Onlara bir … Devamını oku

Toprak Maşrapa

Geçenlerde kime arkadaş kime dost denir diye ahkam kesmiştim. Arkadaş bildiğiniz gibi. Dost deyince orada biraz duracaksın. Çünkü öyle kolay kazanılmıyor. İlişkileri çok dikkatle sürdürmek gerek. Öyle her konuda fırça atamazsın. Her konuda sen haklı olamazsın. Arkadaşa göre çok daha kırılgandır. Fakat çoğu zaman bir incir çekirdeğini doldurmayan konularda tatsızlık yaşanır. Sonra herkese hayırlı işler. … Devamını oku

Ücretsiz Cep Telefonu

Güya artık cep telefonuna mesaj gelmesi, eğer kişi onaylamazsa , mümkün olamayacakmış. Hadi canım sen de. Duy da inanma. Daha bir kaç gün evvel telefonuma gelen mesaj. ” Tebrikler kurumumuzdan 1 yıllık sağlık poliçesi ve ücretsiz cep telefonu kazandınız. Müşteri Temsilcimizden bilgi almak için lütfen 1 e basınız.” Sıkıysa bas da gör. Düşünüyorum da insanları … Devamını oku

Çekici ve Kötü

Bu ara yazmak istediğim bir konu var. Özellikle balkonumda otururken geçen çiftlerin birbirine olan davranışları. Gençlerde erkek kızın arkasından ayrılmıyor. Kız bir salınıyor bir salınıyor. Orta yaşlı çiftlerde ise durum biraz daha değişik. Erkekte dükkan benim duruşu. Hele parmaklarında yüzük varsa. Aklıma George Bernard Shaw’ ın bir tespiti geliyor. ” İnsan hayatında iki feci olay vardır: … Devamını oku

Yaşamak Yaşlanmak

İlk yazımı  2 Ekim  2012 de kaleme almışım . Bu gün yayınladığım yazı sayısı 948 e ulaşmış. Bunların hepsini sitemde bulmanız mümkün. Yazılarımdan birinde herhalde kendini arkadaş olarak tanımlayanlara biraz kızmışım. Şimdi o kadar belki kızmam ancak o gün coşmuşum. ” Öyle arkadaşlar vardır ki, ” demişim ” Candan ileridir, hiç ellerini üstünüzden çekmezler. Hele … Devamını oku

Eşler ve Gelecek

Literatürde  feminizm diye bir kavram var. Feminizm, kadınların haklarını tanıyarak bu hakların korunması amacıyla eşitsizliklerin ortadan kaldırılması için bir mücadeledir.  Sosyoloji, politik akım ve etik alanlarından oluşur, temeli kadın özgürlüğüne dayanmaktadır. Feminist olarak tanımlanan insanlardan biri bence kantarın topuzunu biraz kaçırmış. 1855 – 1924  tarihleri arasında yaşamış bir İngiliz romancı Marie Corelli ” Hiç evlenmedim, çünkü … Devamını oku

Servet ve Yoksulluk

Sayın Cumhurbaşkanı Deniz Baykal ile görüştü. Yaptığı bir konuşmada da ” Ben değil biz demeliyiz ” dedi. Vay anasını sayın seyirciler. Eski konuşmalarını gözünüzün önüne getirirseniz laf olsun torba dolsun diye konuştuğunu düşünebilirsiniz. Ancak ben sayın Cumhurbaşkanını  tanıdığım kadarıyla bu güne kadar yaptığı her konuşmayı bilinçli yaptığını ve daha sonra yapacağı inşaatlara tuğla koyma amaçlı … Devamını oku

Issız Bir Yol

Bu gün gene 2 yıl önceki  yazdığım bir yazıya atıf yapmak istiyorum. Siyasi hava aynı eskisi gibi . Koalisyon lafı ortada dolaşıyor ancak bu kelimenin manasını idrak etmiş parti liderleri yok. Çünkü iktidar dahil her partinin kırmızı çizgileri var. Bu kafa devam ederse netice almak mümkün değil. Koalisyon ancak kırmızı çizgilerin esnetilmesi ile mümkün olur. … Devamını oku

İnşallah Maşallah

Hep yaşam yaşam diyoruz ya. Yaşam yani hayat. Bu ara çok popüler olan bir şarkıda sanatçı şöyle sesleniyor. ” Dualar eder insan mutlu bir hayat için. ” Hiç itirazım yok. Ancak bunun için ne yapıyoruz? İstekleri elde etmek için sadece dua etmek yeter mi? Bilinen fıkradır. Adamın biri kafaya takmış. Zengin olmak istiyor. Her gün … Devamını oku

Mutlu İnsanlar

Seçim sonuçları belli oldu. İktidara karşı toplumda oluşan tepki seçimde varlığını ortaya koydu. Buradan hareketle bu  tepkinin hayatımızda siyasi , hukuksal ve ekonomi açısından yaşadığımız sıkıntılara çare olacağını düşünüyordum. Ancak şimdi korkuyorum. Bir anda ekranları gene kravatlı akıl hocaları doldurdu. Seçmenler eskiden farklı ancak hocalar neredeyse eskisinin  aynı. Kendi istek ve düşüncelerinin  paralelinde topluma ayar … Devamını oku

İyimser ve Kötümser

Hemen herkesin benden şikayetçi olduğu bir konu vardır. Ki  ben de onların hakkını teslim ederim. O da olayları çok ince eleyip sık dokumamdır. Her konuda bütün pozitif ve negatif yanları  irdelemeye çalışırım. Ancak yaşım mı yaşadığım hayat mı bilmem olumsuzluklarını daha fazla öne çıkartırım. O zaman bana yakınlarım ” Ağzını hayra aç ! ” veya ” … Devamını oku

Okul Masrafları

Bu gün seçim var. Sandıklara gidip oy kullanacağız. İnsanları bu açıdan değerlendirmek istedim. Hayattaki bir çok şey süreç içinde yaptığımız deneylerin bir bileşkesi. Bilmem katılır mısınız ? İlk çocukluğunuzu düşünün. Daha yürümeyi yeni öğreniyorsunuz. Koşma düşersin derler. Hiç takmazsın. Düşmekten dizlerin paralanır. Evde dolaşmaya başlarsın. O zamanlar kalorifer yok. Annen der ki ” Aman sobaya … Devamını oku