Burka, İç Savaşlar, Victor Hugo

 

Belki dikkatinizi çekmiştir.

İsviçre ‘nin İtalyanca konuşulan kantonlarından Ticino’da 22 Eylül’de, yüzü tamamen kapatan burka’ nın kamu alanlarında kullanılıp kullanılamayacağına ilişkin oylama yapılacak.

Ülkede bu konuda yapılacak ilk referandumun sonucunun burkanın kullanılmasının yasaklanması yönünde çıkması bekleniyor.

Burkanın Ticino’da yasaklanmasına ilişkin girişim Mart 2011’de 11 bin 767 imzanın toplanması ile başladı.

Ülkemizde ise durum çok daha değişik.victor-hugo_

3 Kasım 1934 tarihinde kabul edilen Kılık Kıyafet Kanunu var.

Kıyafet kanunu ile birlikte, kadınların çarşaf giymesi yasaklanarak kadınlar modern kıyafetlere geçiş yapmışlardır.

Erkekler ise fes ve sarık gibi başlıklardan vazgeçip şapka takmaya başlamışlardır.

Bundan sonra, 3 Kasım 1934 ‘deki kıyafet kanunu ile cüppe ve sarık giymek yasaklanmış, bu kıyafetleri giyme hakkı yalnız ibadethanelerde  din adamlarına tanınmıştır.

Bu kanun hala var ancak uygulaması yok.

Neredeyse 80 sene geçmiş çıkın sokağa bakın uygun olmayan giysilerle binlerce insan göreceksiniz.

Benim oturduğum sitede kafasına takke takılmış 2 yaşında erkek çocuk, başı bağlı abla, sade gözü açıkta olan tamamen kapalı anne  ve normal ve modern giyimli bir baba görmek olası.

Katiyyen karşı değilim herkesin inançları ile kimseye baskı yapmadan yaşama hakkı tabii ki vardır.

Ancak eğer bundan sonra uygulanmayacaksa bu kanunun iptal edilmesi gerekir.

Şu an dünyada çok fazla yerde savaş ve kayıplar var.

Savaşanların hemen hemen hepsi de Müslüman.

Tarihte Hristiyanların da çok büyük ve kanlı iç savaşları ve kendi içlerinde yaşadıkları büyük sıkıntılar oldu.

Kurulan Engizisyon Mahkemeleri Hristiyanlığa tanrının  kurallarına, skolastik düşünceye, Katolik mezhebine karşı olanları yargılayıp, korkunç işkencelerle öldürüp, diğer insanlara da başkaldırmamaları için ibret olması amacıyla kurulmuş, insanlığın ve en başta Hıristiyanlık tarihinin kara lekelerinden biridir.

Ancak bütün bunları geride bıraktılar.

Bugün müslümanlık alemini çepeçevre kuşatan, kan ve nefret fırtınasını sürdüren savaşların  iki tarafı da Müslüman

Medyadaki görüntülerde her iki tarafın silahlarını ateşlerken ” allahu ekber ” dediğini duyuyorsunuz. Evet allah tek ve  büyükse bu savaşlar ve kayıplar neden ?

Hristiyan alemi bu sıkıntıları çözdükten sonra insanın değerini anladı ve İnsan Haklarını her şeyin önüne koydu.

Biz müslümanların da yapması gereken bence budur.

Bloğumun başında verdiğim haberin en çarpıcı tarafını yazımın sonuna sakladım.

Daha çok Afgankadınların kullandığı burkayı İsviçre’de giyenlerin sayısının resmi rakamlara göre 100’ü geçmediği tahmin ediliyor.

Düşünebiliyormusunuz sevgili dostlarım sadece 100 kişi için İsviçre’ de referandum yapılıyor.

Bir de müslüman aleminin yaşadıkları

Özellikle Mısırdaki, neredeyse, iç savaş diye nitelendirebileceğimiz olaylar.

Bunlarn hepsinin en kısa zamanda ortadan kaldırılıp bu durumun telafi edilmesi çok önemli. Eğer bu gerçekleşmezse

” Telafisi olmayan şeylerin, izahı gereksizdir…” diyen Victor Hugo haklı çıkacak.

 

 

 

Yorum yapın