Fıkra bu ya Paralimpik Oyunlarında Yüzme Yarışı yapılıyormuş. Özürlüler kulvarlarına çıkmışlar. Kimisinin eli ayağı yokmuş kimisinin ayaklarında sorun varmış. Ama son kulvarda yer alan yarışmacının sadece başı varmış kolları yokmuş (fıkra dedik ya).Yetkililer sen katılma yüzemezsin demişler. O da beni havuza atın da görün kim yüzemezmişdemiş. Yarış başlamış yarışmacının suya girmesiyle batması bir olmuş.Ne oldu hani yüzerim diyordun demişler. Valla nasıl oldu. anlamadım kulağıma kramp girdi demiş.
Bahane üretmek özellikle futbolda bir hayat biçimi halini almıştır. İdareciler ve teknik direktörlerin söylemlerinde bu açık görülür. Gerçeklerden bahsetmek onlara zor geldiği için devamlı konu saptırması ve gerektiğinde bas geri yaparlar. Geçimlerini futboldan sağlayan değerli medya mensupları da gerçeklerden bahsetmek yerine o mu haklı bu mu haklı gibi bir kayıkçı kavgasına taraftarı da sokar işin tam bokunu çıkarırlar. Bu işte tek zarar gören iyi niyetli 3 kuruşunun 1 kuruşunu maçlara veren benim sevgili insanımdır.
Örnekmi istersiniz.
1- Fatih Terimin Braga maçı sonrası yaptığı açıklamaları hatırlayınız. Şampiyonlar Ligi başka bir seviye. Türkiye Ligindeki performansınız yetmez.Oyuncular kendini göstermek zorunda. Ancak pozisyon yokken gol yerseniz takım sarsılır. Buyrun burdan yakın. İlk söylediklerini Sampiyonlar Ligi başlamadan söylesene. Pozisyon yokken gol yemek futbolcuların suçumu neden onları taraftarın önünde günah keçisi haline getiriyorsun. Senin bu mağlübiyetlerde hiç hata payın yokmu. Ben bir Fenersaraylı olarak Galatasaray takımının başarılı olmasını çok isterim. bu nedenle bu uyarılarımı seni seven ve saygı duyan biri olarak kabul et ve değerlendir.
a- Takımda kavgacı kimlikleri ile ön plana çıkan Engin ve Melo Galatasaraya yakışmıyor. Genlerinden gelen ve düzelmesi mümkün olmayan bu kişileri oynatmaya devam edersen her an için kucağında bomba ile gezmeye devam edersin.
b- Bilmediğimiz nedenlerle gözden çıkarılmış görünen Sabri Sarıoğlu, Ceyhun Gülselam ve Milan Baroşu takıma kazandır.
c- Ve en önemlisi lütfen sahaya çıkarkttığın ilk 11 i iyi değerlendir. Ya bu konuda çok şanssızsın veya oyuncuların idman ve maç performansları çok değişken. Avrupa Kupasında Milli Takımda da aynı durum oldu. İlk 11 ler başarısız oluyorlar sonra değiştirdiğin oyuncularla takım düzeliyor.
2- Fenerbahçede Aziz Yıldırım, Aykut Kocaman ve Alex resitali yaşadık ki akıllara seza . Bir de karakter oyuncusu Tercüman Samet var. Kendinizi Çok Güzel Hareketler Bunlar gösterisini izleyen seyirci gibi hissediyorsunuz.
Takımda 8 senedir görev yapan Fenerbahçenin sevilen kaptanı Alex her nedense bu kadar sene sonra tu kaka Alex oldu.
Oyunculuğu sırasında insan kalitesi olarak parmakla gösterilen Aykut Kocaman bir anda kendini isteminin dışında bir kavganın içinde buldu.
Çok iyi İspanyolca konuşmaktan başka hiç bir kusuru olmayan tercüman Samet ağlamaklı bir suratla kendini gazetecilerin önünde buldu. Anlat herkes duysun sloganı ile meşhur oldu. Yakın da adına Fan Klüp kurulabilir. Belki de kurulmuştur.
Başkan Aziz Yıldırım her gün yaşadıklarını 3 Temmuza bağlamayı bir hayat biçimi olarak kabul etti. Muhtemelen önümüzdeki yaş gününden sonra 2 Kasım olan Yaş gününü 3 Temmuza çevirecektir.
Türkiyenin en renkli takımı olan Fenerbahçe sayesinde ekmek yiyen mikser medya da her konuşmayıOynat Uğur mantığı ile ileri geri alarak olayların küllenmesine izin vermemektedir.
3- Beşiktaş Kulübüne gelince
Yapılan seçim sonrası göreve gelen yeni Yönetim kendilerinden önceki Başkan ve İdare Heyetinin transfer ettikleri oyunculara değerlerinin üstünde para vererek ve önlerindeki dönem gelirlerini kırdırarak kendilerine çok kötü bir miras bıraktıklarını söylemişler. Ancak neden bu kadar sıkıntılı bir dönemde görev almak istediklerini tam anlatamadılar. Kulüp sahipsiz değildir diye yapılan açıklama bence yeterli değildir.Bunun yanısıra feda adı altında futbolculardan istenen indirimler hiç şık olmamıştır. Eğer anlaşmaların çok yüksek fiyatlarla yapıldığı düşünülüyorsa farklarbir koordinasyon kın ödenmesi eski Yönetimden istenmeli idi.
Samet Aybaba ise takımın Teknik Direktörlüğü için çok arzulu olduğunu ilk günden açıkça ifade etmiştir. Ancak göreve geldikten sonra sonra verdiği mesajlardan ben Beşiktaş takımının durum ve hedeflerini tam anlamadım.Bir yandan kadronun başa güreşen takımlardan daha güçsüz olduğu izlenimi veriliyor diğer yandan maçlarda çok başarılı olacağı beyanatları veriliyor. Kadro derinliğinin olmadığı söyleniyor ama bir çok genç oyuncu kadro dışı bırakılıyor.
Yönetim ile ilgili olarak aralarında bir koordinasyon ve yetki karmaşası olduğu çok açık. Çok değerli bir yönetici ağzına mikrofon tutulunca coşuyor. Fenerbahçe maçından çok ümitliyim diyor. Farkbile yapabiliriz. Maç sonu açık ara mağlubiyet ve sessizlik.İdareci Ak diyor Başkan kara.
Bu kadar yazdık dostlarım ama görüyorsunuz hiç hatalı kişi yok.
Herkesin kulağına kramp girmiş.